İYİ parti ile Türkiye ve Nevşehir’e güneş doğacak

İYİ parti ile Türkiye ve Nevşehir’e güneş doğacak NEVŞEHİR(MHA) İYİ Parti İl Başkanı Ömer Ay, ülke ve Nevşehir gündemine dair değerlendirmelerde bulundu. Başkan Ömer Ay, “Değerli Nevşehirliler, analar, bacılar, gardaşlar, sevgili gençler!. Bu sese lütfen kulak vermelisiniz, bu ses sizin sesinizdir, bu ses sizden birisinin sesidir. Bu ses Ülkesini çok seven, ülkesine hizmetten başka amacı […]

 İYİ parti ile Türkiye ve Nevşehir’e güneş doğacak

19.04.2021 - 10:14

Güncelleme : 19.04.2021 - 10:14

İYİ parti ile Türkiye ve Nevşehir’e güneş doğacak

NEVŞEHİR(MHA) İYİ Parti İl Başkanı Ömer Ay, ülke ve Nevşehir gündemine dair değerlendirmelerde bulundu.

Başkan Ömer Ay, “Değerli Nevşehirliler, analar, bacılar, gardaşlar, sevgili gençler!.

Bu sese lütfen kulak vermelisiniz, bu ses sizin sesinizdir, bu ses sizden birisinin sesidir. Bu ses Ülkesini çok seven, ülkesine hizmetten başka amacı olmayan ve bunun bedelini de ödemiş olan birinin sesidir. Çok sıkıntılı günlerden geçiyoruz. Ekonomik kriz giderek derinleşiyor. Salgın hastalık her geçen gün tanıdıklardan, komşudan, akrabadan birilerini alıp götürüyor. Esnaf sıkıntılı, Ticaret daraldı, Turizm küçüldü, tarım ve hayvancılık sektörü can çekişiyor, gençlerimiz işsiz, eğitim faaliyeti durmuş vaziyette;  18 milyon öğrenci bir yılı aşkın bir süredir eğitim alamıyor. Uzaktan eğitim, yüz yüze eğitimin yerini asla tutamaz. Ancak EBA’ya da öğrencilerin üçte biri erişemiyor. Salgın süreci maske dağıtımından aşı teminine ve kısıtlamalar konusuna kadar doğru yönetilemedi. Başlangıçta yapılacak bir aylık bir kısıtlama salgını durdurabilirdi. Bu basit gerçek anlaşılamadı ve yapılmadı.

İktidar ekonomide ve dış politikada çok yanlış adımlar atarak hem ekonomik kaynaklarımızı kuruttu, hem de dış politikada ülkemizi yalnızlaştırdı. Resmi gazetede iki gün önce 12 adet gayrimenkulün satışa çıkarılması kararı yayınlandı. Hazine boşaldığı için hükümet kaynak arıyor. Elde avuçta ne varsa satılmaya çalışılıyor. Kamu- özel sektör iş birliği yatırımları ile beş yandaş şirkete yapılan aşırı fahiş ödemeler geleceğimizi ipotek altına almıştır.

Geçenlerde milli güreşçimiz Hamza Yerlikaya’nın diplomasının sahteliği ve biriside banka yönetim kurulu üyeliği olmak üzere üç ayrı kurumdan maaş aldığı medyaya yansımıştı. Bu ballı maaşlar konusunun Hamza Yerlikaya ile sınırlı olmadığı anlaşılmıştır.

Cumhurbaşkanlığında çalışan 35 bürokrat iki veya üç maaş almaktadırlar. Cumhurbaşkanının danışmanı onlarca eski milletvekili hem emekli milletvekili hem de yüksek miktarda danışmanlık maaşı alıyorlar. 20-30 eski milletvekili veya bakan çeşitli kurumların yönetim kurulu üyeliğinden çifter veya üçer maaş alıyorlar. Varlık Fonundaki Türkcell’in yönetim kurulu üyelerine 100 bin, yönetim kurulu başkanına 250 bin Euro maaş veriliyor. Bakan veya milletvekili akrabaları çok ballı maaşlarla hak etmedikleri görevlere atanıyorlar. Eski bakanların pek çoğu büyükelçi olarak atanıyor. Valilik ve büyükelçilik atamaları göreve uygunluk, liyakat, belli süre devlet memuriyeti yapmış olma, atandıkları ülkenin dilini bilme v.s. gibi şartlar aranmaksızın tamamen yandaşlık tercihi ile yapılıyor. Millet bunların gündeminden düşmüştür. Ak Parti 2002 sonunda askeri vesayetin mağdur ettiği kesimlerin ve batılı dinamiklerin desteğini alarak iktidar olmuştu. Gelinen süreçte 19 yılını doldurmuş bulunuyor ve pek çok yorgunluk belirtileri gösteriyor. Ak Parti genel başkanı Sayın Erdoğan bu belirtileri “metal yorgunluğu” olarak bizzat kendisi de ifade etmişti. Ancak son yaptıkları Ak Parti genel kurulundaki genel başkan konuşmasında ruh yoktu, coşku yoktu, heyecan yoktu, enerji yoktu ve en önemlisi gelecek yoktu, geleceğe dönük hiçbir mesaj yoktu. Bu sebeple bu duruma yorgunluk demek doğru değildir; bu durum tam bir tükenmişlik halidir. Ak Parti’nin geleceğe dönük bir tasavvuru olmadığı gibi artık kurumsallığını da yitirmiştir. Milletimizle duygusal ilişkisi kopmuştur. Tek hedefleri Sayın Tayyip Erdoğan’ın iktidarda kalma süresini uzatabildikleri kadar uzatmaktır. Nitekim siyaset yapma ve Türkiye’nin sorunlarına çözüm üretmeyi başaramaz hale geldikleri için kendi varlıklarını sadece “güvenlik” konusu ile savunur hale düşmüşlerdir. Hâlbuki güvenlik konusu tek adama bağlı bir konu asla değildir. Artık şu gerçeği herkes görmelidir; 19 yıldır iktidarda olan bir partiden ümit beklemek boş bir hayaldir ve esasen kurtulmaya çalışmak en doğru yaklaşımdır.

İYİ Parti Türkiye’nin yükselen ümidi haline gelmiştir. Kısa bir süre iç işleri bakanlığı yapmış olan Sayın Meral Akşener hem askeri vesayete karşı çıkmış, hem de PKK terörünün canına ot tıkamıştır. Sayın Akşener ile güvenlik gibi bir sorunumuz kalmayacağı gibi ekonomide yatırım ve üretim ile istihdam sağlanacak, dış politikada Türk Cumhuriyetlerinden başlamak üzere bütün komşularımızla bir güven ve istikrar ortamına kavuşulacaktır. Türkiye’ye ve bölgeye huzur ve refah gelecektir. Türk Parasının değerinin düşmesi üretimsizliktendir. Türkiye üretim seferberliği başlatmak,   Sanayi ve teknoloji üretimini geliştirmek zorundadır. Zenginleşmenin tek yolu üretmektir.

Pandemi sürecinde tarım ve hayvancılık sektörünün ve güvenli gıdaya erişim konusunun ne kadar stratejik bir konu olduğu anlaşılmıştır. İYİ Parti tarımsal girdileri (yem, mazot, gübre, elektrik) sübvanse ederek, yerli tohumu teşvik ederek hem üretim artışını hem de ucuzluğu sağlayacaktır. Tarımsal üretimde işsiz Ziraat mühendisleri ile veterinerlere istihdam alanı açılacaktır.

Eğitim konusu en hayati konu olarak sil baştan ele alınacak, atanamayan öğretmenlerin istihdamı ve eğitimin kalitesi ve planlaması mutlak surette sağlanacaktır. Yatılı bölge okulları, yatılı öğretmen okulları, yatılı askeri liseler, polis kolejleri ve Harp Okulları ile öğretmenlik Fakülteleri açılacak derslere Andımız ile başlanacaktır. Milliyetçi, muhafazakâr ve Cumhuriyetçi nesillerin omuzları üzerinde üreten ve adil paylaşan Büyük Türkiye inşa edilecektir. AK Parti döneminde sadece Nevşehir’de sayıları on binlere yaklaşan uyuşturucu kullanan gençliğimizi   İYİ Parti iktidarında eğitime, üretime ve memleket hizmetine sevk edeceğiz.

Yolsuzluk ve siyaset yoluyla zenginleşmeye son verilecektir. Millete asla Yalan söylenmeyecektir. İsrafın kökü kazınacaktır. Hatırlıyor musunuz, Nevşehir Belediyesine bir müfettiş gelmiş 6 ay çalışmış, eski belediye çalışanları ile eski başkan Hasan Ünver dönemine ait büyük yolsuzluklara ulaşılmıştı. Dosya savcılık yerine İç İşleri Bakanlığına teslim edilmişti. Sonuç… Dosya kapatıldı, başkan değişikliği ile hiçbir şey olmamış gibi devam ediliyor. Bu dosya mutlaka açılacak ve hesap İYİ Parti iktidarında sorulacaktır.

Bu dönemde Yolsuzluk nöbetini Ürgüp Belediyesi devralmış gözükmektedir. Nitekim Ürgüp Belediyesinin iki yıllık faaliyeti ve bütçesi kendi kurdukları komisyon tarafından İBRA edilmemiştir.

Son olarak Nevşehir’imizin sahipsizliğine örnek teşkil etmesi bakımından hava limanımızın durumunu paylaşmak istiyorum. Kapadokya Hava Limanına 2021 bütçesinden 1000 tl ödenek ayrılmıştır. Evet, yanlış duymadınız sadece bin TL. Kayseri Hava alanı ise 3. Defa bakımdan geçmesine rağmen yeni terminal binası için tekrar 300 milyon ödenek almıştır. Bu kadar ödenek alan Kayseri doğal olarak uçakları da Kayseri’ye çevirmektedir. Önceleri Atatürk ve Sabiha Gökçen Hava limanlarından günde Nevşehir’e 6-7 uçak gelirken bu günlerde 2-3 uçağa düşmüş doğal olarak Nevşehir yolcuları da Kayseri’den inmek ve binmek zorunda kalmışlardır. Bu gidişle zaten bakımsız haldeki Kapadokya Havalimanı kapanma tehlikesi ile karşı karşıyadır. Nevşehir ve Türkiye İYİ Parti iktidarında hizmete kavuşacak, gelişecek ve büyüyecektir. İYİ Partiyle Nevşehir’e ve Türkiye’ye güneş doğacaktır” ifadelerinde bulundu.

 

YORUMLAR
Bir Yorum Yapın