Erken teşhis hayat kurtarıyor

Erken teşhis hayat kurtarıyor NEVŞEHİR(MHA) Nevşehir Sağlık Müdürlüğünden yapılan açıklamada alkol ve sigara kullanımının yanında, dengesiz beslenme gibi unsurların kanser hastalığına neden olduğu belirtilirken, erken teşhisin hayat kurtardığına vurgu yapıldı. Açıklamada; “Kanser hem dünya hem ülkemiz için ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Ölüm nedenlerine bakıldığında dünya geneli için yaklaşık her 6 ölümden birinin, […]

 Erken teşhis hayat kurtarıyor

06.02.2021 - 10:50

Güncelleme : 06.02.2021 - 10:50

Erken teşhis hayat kurtarıyor

NEVŞEHİR(MHA) Nevşehir Sağlık Müdürlüğünden yapılan açıklamada alkol ve sigara kullanımının yanında, dengesiz beslenme gibi unsurların kanser hastalığına neden olduğu belirtilirken, erken teşhisin hayat kurtardığına vurgu yapıldı.

Açıklamada; “Kanser hem dünya hem ülkemiz için ölüm nedenleri arasında ikinci sırada yer almaktadır. Ölüm nedenlerine bakıldığında dünya geneli için yaklaşık her 6 ölümden birinin, ülkemiz için ise her 5 ölümden birinin kanser nedeniyle gerçekleştiği görülmektedir. Öünümüzkanserölümlerinin1/3’eyakını;tütünkullanımı,yüksekbedenkitleindeksi (fazla kilolu ya da şişman/obez olma), meyve ve sebzeden fakir beslenme, yetersiz fiziksel aktivite ve alkol tüketimi gibi başlıca beş davranışsal ve beslenme ile ilgili risk faktöründen kaynaklanmaktadır. Oysa yine günümüz şartlarında kanserlerin %30-50’ye yakınının, risk faktörlerinden kaçınma ve mevcut kanıta dayalı önleme stratejilerinin uygulanması yoluyla önlenebilirdurumdaolduğubilinmektedir.Ayrıca,erkentanıkonmuşveuygunşekildetedavi edilmişse birçok kanserin iyileşme olasılığının da yüksek olduğu bilinen bir gerçektir. DünyaKanserGünü,gerekkanserkonusundafarkındalığıveeğitimiartırarakgerekse dünyanın her yerindeki hükümetler ile bireyleri hastalığa karşı harekete geçmeye zorlayarak  her yıl milyonlarca önlenebilir ölümün önüne geçmeyi amaçlamaktadır. Dünya Kanser Günü; yankı uyandırmayı, değişim aşılamayı ve farkındalık gününün geçmesinden çok sonraları da sürdürülecek bir eylemi harekete geçirmeyi amaçlayan bir kampanyadır.İlk olarak 2005 yılında ülkemizin de yakın işbirliği içerisinde olduğu Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü (UICC) tarafından düzenlenen Dünya Kanser Günü etkinlikleri, izleyen yıllarda her yılın 4 Şubat günü UICC ve işbirliğindeki kuruluşlarla birlikte küresel düzeyde yürütülen kampanyalarla geleneksel hale getirilmiştir. UICC’nin kanser konusundaki farkındalığı artırma ve bireyleri hastalığa karşı harekete  geçmeye zorlama doğrultusunda yürüttüğü kampanyaların sonuncusunun teması“kararlıyım ve yapacağım” olarak belirlenmiş olup 2018’de başlatılmıştır. 3 yıl süreli söz konusu kampanyanın son aşaması olan 2021 yılı için “birlikte gerçekleştirdiğimiz tüm eylemlerimiz önemli” vurgusu yapılmaktadır. Bu yılın, dayanışma ve toplu eylemin kalıcı gücünün bir hatırlatıcısı olduğu belirtilerek bir araya gelmeyi seçtiğimizde hepimizin dileği olan kansersiz, daha sağlıklı, daha parlak bir dünyanın mümkün olduğu vurgulanıyor. Uluslararası Kanser Kontrol Örgütü ve Dünya Sağlık Örgütü gibi kanser alanında yoğun çalışmaları bulunan uluslararası saygın kuruluşlar, kim olursa olsun herkesin küçük ya da büyük eylemlerinin, uzun vadeli, olumlu değişimlere yol açacağını ifade ederek kanserleri önleme yolunda kişilere şu risk faktörlerinden kaçınma çağrısında bulunmaktadır: Sigara ve dumansız tütün ürünlerini de içeren tütün kullanımı

Fazla kilolu veya obez olmak, Düşük meyve ve sebze alımını içeren sağlıksız beslenme,

Fiziksel aktivite eksikliği, Alkol kullanımı, Cinsel yolla bulaşan Human Papilloma Virus (HPV) enfeksiyonu, Hepatit veya diğer kanserojen enfeksiyonlara maruziyet, İyonlaştırıcı ve ultraviyole radyasyon maruziyeti, Kentsel hava kirliliği, Katı yakıt kullanımından kaynaklanan iç mekân dumanı.

Tütün kullanımı, kanser gelişimi yönünden en önemli risk faktörü olup kansere bağlı ölümlerin yaklaşık %22’sinden sorumludur. Akciğer kanserinin yanı sıra özefagus, mesane, böbrek, pankreas, mide, serviks (rahim ağzı) kanserlerinden de sorumlu olduğu bilinen tütün kullanımı, hangi yaşta olursa olsun terk edildiğinde kişinin yaşam kalitesi ve yaşam süresi üzerinde anlamlı bir fark yaratmaktadır. Bu risk faktöründen kaçınmada en önemli stratejiler; özellikle genç yaştaki bireylerin maruziyetinin engellenmesi, hangi yaşta olunursa olunsun bırakma yönünde irade beyanında bulunanların ilgili sigara bırakma merkezlerine yönlendirilmesi, dumansız olması nedeniyle herhangi bir risk içermediği gibi yanlış algıya neden olan elektronik sigara gibi ürünlerin riskinin anlatılarak toplumda bilincin yükseltilmesine yönelik eğitsel faaliyetlerin gerçekleştirilmesi olacaktır.

Obezite ve kanser ilişkisine dair yapılmış çok sayıda epidemiyolojik çalışma obezitenin kansere neden olmasının yanı sıra kanser tedavisine yanıtın azalmasına, hastalık seyrinin bozulmasına ve artmış ölüm oranlarına neden olduğunu da ortaya koymaktadır. Dünya Sağlık Örgütü’ne göre, sağlıklı bir kiloyu korumak ve fiziksel olarak aktif olmakla bağırsak, meme, rahim, yumurtalık, pankreas, yemek borusu, böbrek, karaciğer, safra kesesi kanserlerinin gelişim riski önemli ölçüde azaltılabilmektedir. Yaşam tarzı değişiklikleri (örneğin günlük 30-40 dakikalık yürüyüşler, liften zengin meyve sebze ağırlıklı beslenme gibi) ile kansere karşı anlamlı risk azaltımı sağlanması mümkündür.

Sindirim ve boşaltım sisteminin farklı türde kanserleri ile ilişkisi olduğu ispatlanmış olan alkol tüketimi, kanser gelişim riskini azaltmada bireysel farkındalık ve çaba ile önemli oranda önlenme şansına sahiptir.

Dünya genelinde en sık izlenen kanser türü olan cilt kanserine yönelik alınacak önlemler (Güneşin ultraviyole ışınlarına maruziyeti azaltacak şekilde uygun şapka, gözlük, güneş kremi, koruyucu giysiler kullanılması, güneş ışınlarının zararlı etkilerinin en yoğun hissedildiği saatlerde doğrudan bunlara maruz kalınmaması gibi) ile anlamlı risk azaltımı sağlanabilmektedir.

Kansere yol açabildiği ispatlanmış kimi kanserojenlere maruziyetin söz konusu olduğu meslek gruplarında çalışanların iş sırasında koruyucu bariyer (maske, tulum, önlük, eldivengibi)kullanmasıdakanseriönlemedeönemlibirstratejiolarakkarşımızaçıkmaktadır.

Sonuçitibariyle;kansereyolaçabileceğikanıtlanmışriskfaktörlerininfarkınavararak, bunlardan korunmada bireysel ve toplumsal temelde yapılacaklar konusunda bilgilenerek, önlemeçabalarınıkararlılıklasürdürerekileridönemlerdedahabüyükbirtoplumsalyük

halinegelmesibeklenenkanserlesavaşımdaönemlikazanımlareldeedileceğineşüpheyoktur.

kanser hastalıklarının her bir tipinin kendine göre etyolojisi, risk faktörleri, tanı ve tedavi yöntemleri vardır. Bu yüzden erken tanı ve tarama stratejileri de kanser tiplerine göre değişmektedir. Bazı kanser tipleri için (örneğin meme, kalın bağırsak, rahim ağzı vs) tarama önerilirken bazı kanser tipleri için önerilmemektedir (örneğin pankreas, tiroid, mesane gibi).

Dünya Sağlık Örgütü meme, rahim ağzı ve kalın bağırsak kanserlerinde vakaların erken evrelerde yakalanmasına yönelik toplum tabanlı tarama programları önermektedir. Ancak bu çalışmaların bütüncül bir kanser kontrol programının parçası olması gerektiğini belirtmektedir. Ülkemizde DSÖ önerileri doğrultusunda 2008 yılından itibaren kayıt, önleme, tarama ve tedavi çalışmalarını bir arada barındıran Ulusal Kanser Kontrol Programı kapsamında; meme, kalınbağırsak ve rahim ağzı kanserleri için, toplumun kaynaklarına ve hastalık yüküne uygun olarak tarama programları yürütülmektedir.

Ülke genelinde kanser taramaları; Toplum tabanlı ve fırsatçı taramalar şeklinde yapılmaktadır.Toplum tabanlı taramalar; Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezleri (KETEM),ToplumSağlığıMerkezleri(TSM),SağlıklıHayatMerkezleri(SHM),AileSağlığı Merkezleri (ASM) ve Mobil kanser tarama araçları da dahil olmak üzere ücretsiz olarak yapılmaktadır. Kırsal ve dezavantajlı gruplarımıza illerimizdeki mobil tarama araçları ile tarama hizmeti verilmektedir. Taramalarımız Covıd-19 pandemisi nedeni ile tüm Enfeksiyon Kontrol Önlemleri Rehberi doğrultusunda gerekli önlemler alınarak devam etmektedir.Fırsatçı taramalar ise ikinci ve üçüncü basamak sağlık kuruluşlarında yapılmaktadır” denildi.

YORUMLAR
Bir Yorum Yapın