Başarısızlık öğrencinin değil MEB’ndir
NEVŞEHİR(MHA) Eğitim-İş Sendikası Nevşehir Şubi Başkanı İbrahim Demir, Nevşehir için Okul ve kurumların YKS için yayınladıkları başarı tablolarını incelediğine dikkat çekerken, “Tablolara bakıyorum her kurumda 20 öğrenci ilk 20.000 de hayaller çok iyi gerçekler hiç öyle değil.Tablolar hep hormonlu bir kaç yıl önce mezun olmuş yerleşememiş sonra bireysel olarak çalışmış dereceye girmişler listede.Biz Türkiye sıralamasında LGS de ve YKS de 3. ve 4. sırada idik bu hale nasıl geldik bunu sorgulanmalı.
Üniversite sınav sonuçlarına baktığımızda Türkiye ortalamaları yerlerde sürünüyor.
Sınavı geçerli sayılan 2 milyon 416 bin 748 adaydan 150 puan barajını aşanların sayısı 1 milyon 627 bin 539 oldu. 789 bin 748 aday ise 150 puan barajını aşamadı. 120 soruda 15 netleri olmadığı için tercih haklarını kaybettiler. Eğer öğrenciler için bir lise bitirme sınavı olsaydı yaklaşık 790 bin aday liseden mezun olmayacaklardı.Fen ve Matematik başta olmak üzere adeta tüm derslerde başarısızlık diz boyu.
Her gelen bir öncekinin sınav sistemini değiştirdi. Ortak yaptıkları tek şey, eğitimin dini temellere oturmasını sağlamak, proje okul adı altında kadrolaşma sağlamak okulların içini boşaltmak, düz liseleri ve ortaokulları da imam hatip okullarına çevirmek oldu.
Bir kez daha gördük ki pedagojik olarak değil de, ideolojik olarak alınan hiçbir karar eğitimde kalıcı olmuyor.Ve geldiğimiz nokta, tam bir iflas noktası.
Ayrışmalar hem okullar arasında, hem okul türleri arasında, hem de iller arasında bulunuyor. Bunu hepimiz biliyoruz. Buna göre de çözüm bulmamız gerekiyor. Ancak ÖSYM yıllardır illere göre olan tasnifi vermiyor. MEB ise hem illere hem de okul türlerine göre başarı durumunu açıklamıyor.
Okullara göre,türlere göre,illere göre hiç bir veri neden paylaşılmıyor. Eğer bu veriler paylaşırsa meslek lisesi ve imam hatiplerin en başarısız liseler olacaklar ve kendi imam hatipleştirme projeleri çökecek.Her iki okul türü de üniversiteye girişte, en başarısız liseler arasında yer alıyorsa, öğrenciler, veliler bu okulları niye seçsin?. Sınıfta kalanlar, ne öğretmenler, ne de çocuklar. Sınıfta kalan, Milli Eğitim bakanlarından başkası değildir” ifadelerinde bulundu.